Yeniden Servet Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, YETER Partisi Genel Başkanı Meral Akşener’in 6 kişilik masanın cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecine ilişkin yaptığı açıklamaya ilişkin, “Altın günler acı bir şekilde sona erdi. Son altını kim aldıysa yaşadı. Özellikle Meral Hanım kalsa diğer 5 kişinin vay haline.Altın günlerinin acı sonu.” söz konusu.
Fatih Erbakan, Çerkezköy programı kapsamında önce Kızılpınar Mahalle Temsilciliği’nin açılışına, ardından Çerkezköy Kültür Merkezi’nde düzenlenen Halk Buluşması’na katıldı.
Erbakan burada yaptığı konuşmada, Akşener’in altılı masanın cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecine ilişkin açıklamalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Aylardır “Bu masa çatlıyor” dediklerini hatırlatan Erbakan, “Bu masa bozuldu diyoruz, kırılır. En sonunda masa ortadan kırıldı, çatladı, paramparça oldu ve o masanın altında 6 parti kaldı. .” söz konusu.
Erbakan, altılı masanın “altın günlerinin” sona erdiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Hep sözünü ettiğimiz altın günleri böyle sona erdi. Son altınları kimde varsa o yaşadı. Altın günleri acı bir şekilde sona erdi. Son altınları kimde varsa hayatta kaldı. Hele Meral Hanım kalırsa vay haline. diğer 5 taraf. Altın.” Günlerinin acı sonu. Herhangi bir hayır gelmesi mümkün değildir. Çünkü onların yönü Milli Görüş değil. 6 parti birbirine benzemez. 6 farklının bir araya gelip bir şeyler yapması mümkün değil. Daha başlamadan bitti.”
Milli Görüş’ün yeniden iktidara geleceğini savunan Erbakan, “Geçmişte altın yaldızlı referansları olan, kapı gibi iş bitirme belgeleriyle bu milletin yüzünü güldüren Milli Görüş’ten başka çıkış yolu yok. Yine bereketler. 14 Mayıs’ta Milli Görüş’ü yeniden iktidara getireceğiz. Milli Görüş ile bu aziz milleti kurtaracağız. Zafer Milli Görüş’ündür ve zafer yakındır.” sözlerini kullandı.
Kahramanmaraş’ta 11 ili etkileyen depremlerin ardından taraf olarak seferber olduklarını anlatan Erbakan, enkazın başında yetkililer, AFAD ve vatandaşlara yardım ve kurtarma çalışmalarında yardımcı olduklarını söyledi.
Erbakan, deprem anında siyaset düşünmediklerini vurgulayarak, “Refah Partisi olarak milletimiz enkaz altındayken, milletimiz bu acıları yaşarken, bir daha asla sıyrılmadan siyaset düşünecek vaktimiz yok. kısır siyasi tartışmalara, ince siyasi hesaplara, karşılıklı siyasi çekişmelere bulaştık. Kendisiyle konuşacak vaktimiz yok. “Bir saniye bile kaybedecek vaktimiz yoktu, o yüzden deprem bölgesine koştuk. Vatandaşlarımızın sıkıntılarından endişe duyduk. Yaraları sarmak için teşkilatlarımızla seferber olduk.” dedi.
